3 günlük kamp
Belgrad ormanlarında yaşadığımız komik kamp deneyimimiz sonucunda tecrübelendik, pes etmedik ve doğru düzgün kamp yapabileceğimiz bir yer bulduk.
Çilingoz tabiat parkı :)
'Ooo Çatalca yakın..beğenmezsek geri döneriz' :))) demeyin...Çatalca ile alakası yok! Yollar bitmek bilmedi sanki!
Tesisi görür görmez çok beğendim :) mis gibi kocaman bir alan..her yer muntazam, tertemiz, çöp yok! sağınız da Karadeniz, solunuz da orman :) budur işte dedim :)
Görevli çadırlarımızı kurabileceğimiz alanı da gösterdi..yüzümüzde tatlı bir gülümsemeyle yerleşmeye başladık. Bizim haricimizde 3 aile daha vardı koskoca alanda..onlar çadırlarına tam ormanın girişine kurmuştu. Biz daha açıklık alanı tercih ettik. Tabela da avlanmak yasaktır yazısını görmüştüm :)) gece gece ormandan gelenlerle uğraşmayalım diye çadırlarımızı daha uzak bir yerde kurduk ;)
Gecemiz güzel geçti..komşularımızdan gelen müzikle rahatladık...ciao bella şarkısı eşliğinde uykuya daldık. Gece bir ara köpeklerin havlama sesine uyandım! Tesisteki bütün köpekler ormana doğru koşturuyordu :)) kim bilir ne gelmiş :) huzur içinde uykuma devam ettim.
Sabahleyin keçilerle karşılaştık.. bir tanesi çadırın çivi poşetini alıp götürdü :))
Denizi yine çok güzeldi...kumsalı tam benlik. Hazine kaynıyordu..sudan yıpranmış, şekil almış tahta parçaları!!! Driftwood :)) topladım..Büyükçe bir poşete doldurdum. Nasıl sevinçliyim ama :)) çadırımızın yanına yerleştirdim poşeti.
Akşama mangalımızı yaptık..biraz daha geç vakit ateşin önünde kitap okumaya başladım..eşimin kardeşi Kıvanç bir yandan mısır közlüyor..ateş söner gibi oldu. Başımı kitaptan kaldırıp baktım. Bir de ne göreyim!!! Kıvanç'ın elinde benim Driftwood'larım, özenle topladığım tahtalarım!!! Mangala da onları kullanmış! Son birkaç tanesini elinden kurtardım. Şaşkınlıkla bana bakıyor bir de:)) ben delirmek üzere..sakinliğimi koruyarak açıklama yaptım. Abajur yapacağımı anlattım..ne kadar değerli olduklarını..etsy gibi sitelerde bunları parayla sattıklarını. Gülüyor :) 'yenge, ben bunları mangal için topladığınızı sandım' Diyor. . ertesi gün tekrardan toplamak zorunda kaldım..şekilli olanlarını yakmış!
Böcek türlerine de değinmek istiyorum biraz. Burada ki böcekler karafatma şeklinde, uzunca boynuzları olan türdendi :))) tuvalette bir elin yarısı büyüklüğünde olanını gördük..ne çığlıktı :)
Tesisimiz yiyecek, içecek yönünden pahalı. En yakın köyde alışveriş yapma imkanınız var..O da 20 km uzaklıkta :) su bedavaydı :) Allah razı olsun o hayratı yaptırandan.
3. günün sonunda evimize geri döndük ;)
Kayaların altındaki çıkıntı 600 metre derinliğinde bir mağara..son gün haberim oldu
Kurtardığım tahta parçalarım :) el şeklinde olanı mangalın içinden çıkardım!
Sevgiyle kalın
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder